SOBE'DE GÜÇ BİRLİĞİ


Otizmli bireylerin ve ailelerin en büyük destekçisi olan Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfı, çalışmaların gözden geçirildiği ve daha etkin sunulacak hizmetlerin değerlendirildiği istişare toplantısını kent protokolünün katılımlarıyla gerçekleştirdi.

Selçuklu Belediyesi ev sahipliğinde Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfında düzenlenen istişare toplantısında 30 kişiden oluşan vakfın mütevelli heyetinin yanı sıra Konya üst düzey protokolü de yapılacak bütün faaliyetlere destek için bir araya geldiler.  

Dünya genelinde ve ülkemizde her yıl giderek hızlı artış gösteren otizmli bireyler için farkındalık oluşturma ve onların sosyal hayata geçişlerini sağlama noktasında yüzlerce otizmli bireye ve ailelerine hizmet veren Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfı, tüm etkinliklerde kent protokolünün desteğiyle bilimselliği ve başarıyı ön planda tutmaya devam ediyor.

Yurtiçinde ve yurtdışında örnek model olarak kabul edilen Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfının,  yüksek maliyetlerle yerine getirdiği çalışmaların sürdürebilirliğini sağlamak amacıyla yapılan istişare toplantısına; Konya Valisi Yakup Canbolat, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Ak Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı, Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfı Başkanı Mustafa Ak, SOBE Genel Koordinatörü Fatma Güllüoğlu, Eğitim Uzmanları ve otizmli bireylerin aileleri katıldı.

Programın açılış konuşması için söz alan Selçuklu Otizmli Bireyler Vakfı Başkanı Mustafa Ak, Selçuklu Belediyesinin sosyal sorumluluk anlayışı ile yapmış olduğu bir tesisin çalışmaları konusunda bilgi verdi. SOBE'nin Türkiye'nin en kapsamlı ve en güzel otizm merkezlerinden biri olduğunun altını çizen Ak, Otizmli çocukların hayatlarını kolaylaştırmak, ailelerine destek vererek  ailelerin çocuklarıile birlikte sosyal hayata dahil edebilmelerini sağlamakamacıyla yola çıktıklarını ifade ederek şunları söyledi;  "SOBE'nin geçmişi 7 yıl öncesine dayanıyor. Bundan 2 yıl önce 30 mütevelli heyeti ile birlikte Sobe Vakfını oluşturduk. Otizmle en iyi mücadele yolu yoğun eğitimdir. Özellikle küçük yaşta verilen eğitim çok önemlidir. Tesisimizi açtıktan sonra spor salonlarımızı, binicilik tesisimizi, havuzumuzu ve el becerilerinin geliştirildiği etkinliklerimizi faaliyete geçirdik. Otizmde yoğun bir eğitim ve eğitimde süreklilik önemli olduğu için konusunda uzman eğitim kadrosunu ve idari yapımızı oluşturduk. Akademik çalışmalara Necmettin Erbakan Üniversitemiz destek verdi. Üniversitemiz bizlere destek vermek üzere otizm uygulama merkezi kurdular. Tabi burada otizmli bireylerimize eğitimler birebir verilmekte ve yoğun bir çaba harcanmaktadır. Normal bir eğitimden kat kat fazla bütçe gerektirmektedir. Devletimiz eğitimlerin sadece 2 saatini karşılamaktadır. Fakat 25-30 saat eğitim verilmesi yönünde programlarımız mevcuttur. Şu ana kadar mütevelli heyetimizin destekleriyle bugünlere ulaştık. Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfımız, sadece ilimiz için değil, ülkemiz için bir örnek. Türkiye'nin her yerinden yerel yönetimlerden, sağlık müdürlüklerinden, sosyal hizmetlerden yöneticiler gelerek tesislerimizi incelediler ve böyle bir tesisi kendi şehirlerinde uygulamak için çalışmalara başladılar. Yani tesisimiz tüm şehirlerimiz için en iyi bir model olarak görülmektedir. Tüm bu faaliyetlerin artarak devam edebilmesi için önemli desteğe ihtiyacımız var. Sosyal hayatın bir parçası olan bu çalışmalara toplumumuzun sahip çıkmasını istiyoruz, maddi ve manevi desteklerini bekliyoruz" dedi.

Otizmin görülme sıklığının 1985 yılında her 2500 çocukta 1 görülürken, 2001 yılında her 250 çocukta 1 görüldüğünü ifade eden SOBE Genel Koordinatörü Fatma Güllüoğlu'daotizmin dünya genelinde ciddi bir tehdit olduğunu, 2 ay öncesine kadar her 68 doğumda 1 görülen otizm teşhisinin, şu an her 59 çocukta 1 görülmekte olduğuna dikkat çekti.Yine dünya genelinde 2100 yılına dair büyük kaygıların yer aldığını ifade eden Güllüoğlu, otizmin en korkutucu tarafının ise kaynağının ve halen çözümü bulunamadığını belirtti.

SOBE  yıllar önce faaliyette olsaydıhayatlarında çok şeyin değişmiş olacağını dile getirenbir anne ise duygularını şöyle aktardı;  "Çocuğumuza 2 yaşında otizm teşhisi kondu. Şu an oğlum 18 yaşında. Daha önce SOBE gibi böyle güzel imkanlar yoktu. Kreşler çocuğumu kabul etmiyordu. Çok uzak bir şehre tedavi için her hafta gidip geliyorduk, fakat hiçbir faydasını görmüyorduk. Eğer Sobe de verilen bu imkanlar 18 yıl önce olmuş olsaydı, benim çocuğum şu an normal çocuklar gibi hayata tutunacaktı. Buradaki imkanlar keşke ülkemizin her yerinde olsa. Gerçekten Sobe nin kıymetini biliyorum. Burada bütün aileler umutlarını yeşertebiliyor, çocukları ile daha mutlu oluyorlar. Ben belediyemize ve otizm vakfında görev yapan tüm çalışanlara teşekkür ediyorum" dedi

SOBE bünyesinde tesisin oluşum sürecinde ve fiziki altyapının sağlanmasında Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay'ın büyük emeklerinin olduğunu ifade edenSelçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı,  konuşmasında şunları söyledi;  "Bizlere çalışmalarımızda moral kaynağı olan ve her zaman desteklerini esirgemeyen Sayın Valimiz başta olmak üzere, Büyükşehir Belediye Başkanımıza, değerli rektörlerimize, üst düzey yöneticilerimize çok teşekkür ediyorum. Burada hem belediye, hem üniversite, hem de eğitim kadrosu ile büyük bir işbirliği var, büyük bir emek var. Otizmli bireyler merkezimizin işleyişi için bir vakıf kuruldu, mütevelli heyeti oluşturuldu.  Alanında önemli bir boşluğu dolduran örnek bir yapı meydana geldi. Şundan eminiz ki sobe ileride çok daha iyi yerlere gelecek. Biz elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğiz. Mütevelli heyetimiz zaten hem maddi hem de manevi destek veriyorlar. İmkanı olan herkesin destek vermesini arzu ediyoruz. Burası Konya'nın en önemli değerlerinden bir tanesidir. Bir sefere mahsus değil, sürekli destek verilmesi gerekmektedir. Başta sayın Valimize, mütevelli heyetimize ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" dedi

"SOBE'nin kuruluş aşamasında yeni bir oluşumun içinde bulunmamız teklif edildiğinde bizde seve seve katıldık" diyerek sözlerine başlayan Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfınınçok iyi düşünülmüş bir proje olduğuna dikkat çekere "Konya Büyükşehir Belediye Başkanımızı hassaten tebrik ediyorum.Böyle bir tesisten dolayı bir çok ailenin hayır duasına sebep olmuştur.Büyük bir vizyon ve önemli bir yatırım. Bir çok ülkede böyle bir tesisin bulunmadığını biliyoruz. Burası devam ettiği müddetçe hayır işleyenlerin elbette amel defterlerinin her daim açık kalmasına vesile olacaktır. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi

Otizmli bir birey olmanın veya otizmli bir bireye sahip olmanın ciddi bir sınav olduğunu ifade eden Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker' de konuşmasında şunları söyledi; "Otizmli bir bireye sahip olmak ciddi bir sınavdır. Bu sınav tek başına kazanılacak bir sınavda değildir. Bilimsel verilerde otizmli bireylerin giderek büyüyen bir artışı görülmektedir. Yarın bu sınavla da kimlerin karşılaşacağını bilemiyoruz. Allah çok büyük zorluklarla bizleri sınava tabi tutmasın. Burada elbirliği ile güzel bir çalışma yürütülmektedir. Dünyada eşine ender rastlanabilen bir çalışmanın ürünü görülmektedir. Daha önce Belediye Başkanımızla birlikte yurtdışında birçok incelemelerde bulunduk. Böyle bir tesisin kurulması yönünde ortak akıl çalışmalarıyla bu noktaya geldik. Otizm konusunda yüksek lisans eğitimi veren bir kurum olduk. Tabi burada konunun sadece aileyi ilgilendiren boyutundan ziyade toplumu ilgilendiren bir boyutu var. İlahiyat fakültemizle, eğitim fakültemizle, tıp fakültemizle, sağlık bilimleri fakültemizle, beden eğitim bölümümüzle, çocuk ve yetişkin psikiyatrimizle her alanıyla destek vermeye gayret ediyoruz. Bazı işlerimiz gönüllülük esasına göre yürütülüyor. Buradan çıkacak olan bilimsel faaliyetler geleceğe ışık tutacak olup otizm konusunda iyi bir temel atıldığına inanıyorum. Bu konunun milli olması yerli olması çok önemlidir. Çünkü ailenin değerlerini çocuğun değerlerini yerel kaynaklı beslemeniz gerekiyor. Otizm bütünüyle görülmesi gereken bir ülke sorunudur. Yurtdışından da gelip tesislerimizi inceleyen ülkeler var. İyi bir model oluşturduğumuza inanıyorum" dedi

Otizm konusundaki çalışmaların 7 yıl öncesine dayandığını ifade eden Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, otizm merkezinin büyük bir çalışmanın ürünü olduğunu ifade ettiği konuşmasında SOBE'nin kuruluşu ile ilgili bilgi verdi.  İlk planda engelli ailelerin çocuklarını bırakabilecekleri bir yer inşa etmek üzere yola çıktıklarını ifade eden Başkan Altay,küçük bir kıvılcımla başlayan projenin bugün devasa boyutlara geldiğini kaydetti. Eğitim modeli ve yapılacak işlerle ilgili yapılan çalışmaların bugün meyvelerini verdiğini ifade eden Altay konuşmasına şöyle devam etti;"Güzel bir tesisimizde güçlü altyapısıyla başarılı hizmetler vermeye başladık. Üniversitelerimiz bilimsel anlamda bize destek verdi. Necmettin Erbakan Üniversitemiz buraya bir bölüm açtı. Yüksek lisans derslerimiz SOBE bünyesinde devam ediyor. Mütevelli heyetimize çok teşekkür ediyorum. Maddi ve manevi desteklerini hiç esirgemiyorlar. Fakat Konya olarak el ele vererek zorlukları birlikte aşmamız gerekiyor. Kamu yararına gerçekleştirilen bu projenin gelecek kuşaklara da hizmet vermesi yönünde ciddi desteklere ihtiyacı var. Sadece ilimize değil ülkemize hizmet verebilecek düzeyde imkânların sağlanmasını arzu ediyoruz. Burada otizmli bireylerimizin ve ailelerin yaşadığı dünyayı herkesin görmesi gerekir. Günlük telaşla akıp giden günlerin içerisinde burada yaşanan hayatların görülmesi, onların da bu dünyada var olduğunu fark etmemiz ve yanlarında olmamız son derece önemlidir Sayın Valimize ve vakfımızın mütevelli heyetine ve tüm emeği geçenlere ayrı ayrı teşekkür ediyorum" dedi.

İstişare toplantısında son olarak söz alan Konya Valisi Yakup Canpolat da konuşmasında dezavantajlı gruplar olarak bilinen yaşlıların, hastaların, otizmlilerin ve tüm engellilerin yaşadığı sıkıntıların sosyal sorumluluk kapsamında devlet millet işbirliği ile çözülebileceğinin altını çizdi. Vali Canpolat konuşmasına şöyle devam etti;  "Kurumlarımız nasıl sosyal sorumluluk projeleri yapıyorsa, iş adamlarımızın da hali vakti yerinde olan kişilerin de bu sosyal sorumluluk projeleri içinde yer almaları gerekmektedir. Artık iletişim çağındayız. İnsanların birbirinden haberdar olmaması mümkün değil. Kent yaşantısı maalesef insanları yalnızlaştırdı. Diğer insanların yaşantısına daha duyarsız hale geldik. Bu şekilde modern çağın getirdiği yaşantı bizleri daha gerilere getirdi. Eskiden daha etkin olan aile, mahalle ve köy kavramları gücünü giderek yitirmeye başladı. Toplumun her ferdinin maddi manevi anlamda sosyal sorumluluk projelerinde yer alması gerekmektedir. Her şeyi devletten bekleyen mantığı da değiştirmemiz gerekiyor. Kurumlar yapılması gereken çalışmalara her zaman öncülük ediyorlar. Fakat böyle hayırlı ve güzel işlerin sürdürülebilirliği için artık toplumumuzun her kesimi katkıda bulunursa yapılan işleri daha ileriye sağlıklı bir şekilde taşıyabiliriz. Otizm konusunda dünya genelinde ciddi bir tehdit var. Toplum olarak hem bilimsel anlamda hem de fiziki altyapılarımızla gelecek tehditlere karşı hazırlıklı olmamız gerekiyor. Vakıf bünyesinde görevli personellerimize, gönüllü hizmet veren kurum kuruluş ve hemşehrilerimize çok teşekkür ediyorum"dedi

Son Fotoğraflar

Tüm Fotoğraflar